Yükleniyor...
Sayfa hazırlanıyor, lütfen bekleyin.
Sayfa hazırlanıyor, lütfen bekleyin.
Türk Ceza Kanunu'nun 265. maddesi, kamu düzenini ve devletin işleyişini korumak amacıyla düzenlenmiş önemli bir suç tipidir. Madde metni şu şekildedir:
"Kamu görevlisine karşı görevini yapmasını engellemek amacıyla, cebir veya tehdit kullanan kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile...
Türk Ceza Kanunu'nun 265. maddesi, kamu düzenini ve devletin işleyişini korumak amacıyla düzenlenmiş önemli bir suç tipidir. Madde metni şu şekildedir:
"Kamu görevlisine karşı görevini yapmasını engellemek amacıyla, cebir veya tehdit kullanan kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır."
Bu yazıda, söz konusu suçun unsurları, cezai yaptırımları, olası savunma yolları ve yargıtay içtihatları ışığında pratik bilgiler sunulacaktır.
Suçun oluşabilmesi için aşağıdaki unsurların birlikte gerçekleşmesi gerekmektedir:
Suçun faili herkes olabilir. Mağdur ise mutlaka bir kamu görevlisi olmalıdır. Kamu görevlisi kavramı geniş yorumlanır; polis, jandarma, bekçi, icra işlemi yapan avukat, hakim, savcı ve hatta suçüstü halinde yakalama yapan sıradan vatandaş (TCK m. 244) bu kapsamdadır.
Kamu görevlisinin, fiilin işlendiği sırada görevini ifa ediyor olması esastır. Görev dışındaki bir memura yönelik eylemler bu suçu oluşturmaz; daha ziyade yaralama veya tehdit gibi genel suçları oluşturur.
Suç, ancak cebir (fiziksel kuvvet uygulama) veya tehdit (geleceğe yönelik kötülük bildirimi) ile işlenebilir.
Failde, kamu görevlisinin görevini yapmasını engellemeye yönelik doğrudan kast bulunmalıdır. Kişisel bir tartışmadan doğan bir çatışma, bu amaç taşımıyorsa suç oluşturmaz.
Suçun temel cezası 6 aydan 3 yıla kadar hapistir.
Kendini yere atma, bağırma, ekip aracına binmeyi reddetme gibi pasif ve icra içermeyen direnme şekilleri bu suçu oluşturmaz. Yargıtay, bu tür eylemleri cezalandırmamaktadır.
Görevi engelleme amacı olmaksızın sadece hakaret edilmesi, TCK m. 125 kapsamında ayrı bir suç oluşturur.
Kamu görevlisinin görevi tamamlandıktan sonra (örneğin karakolda işlemler bittikten sonra) ona karşı cebir veya tehdit kullanılması, bu suç yerine genel tehdit veya yaralama suçlarını oluşturur.
Kamu görevlisi, görev sınırlarını aşarak hukuka aykırı bir davranışta bulunuyorsa (örneğin, yasal dayanağı olmadan zorla kişi ve/veya konut araması yapmaya kalkışıyorsa), buna karşı gösterilen ve ölçülü olan direnme meşru savunma kapsamında değerlendirilebilir ve cezalandırılmaz.
Kamu görevlisinin provokatif, aşağılayıcı veya hukuka aykırı davranışları (gereksiz şiddet, hakaret vb.), failin tepkisini haksız tahrik çerçevesinde değerlendirilmesine ve cezada önemli ölçüde indirime (1/4'ten 3/4'e kadar) gidilmesine olanak tanıyabilir.
Failin amacının, görevi engellemek değil, kendini korumak veya kişisel bir anlaşmazlığı çözmek olduğu ispat edilebilirse, suçun manevi unsuru oluşmayacaktır.
Olayın, mağdur kamu görevlilerinin tek taraflı beyanlarına dayanması ve bu beyanları destekleyecek tanık, kamera kaydı veya adli tıp raporu gibi objektif delillerin bulunmaması önemli bir savunma argümanıdır. Yargıtay, son dönemde salt kolluk beyanıyla hüküm kurulmasını eleştiren içtihatlar oluşturmaktadır.
Yargıtay, bu suçla ilgili önemli prensipler belirlemiştir:
TCK m. 265, toplumda sık karşılaşılan ve özellikle kolluk kuvvetleriyle vatandaşlar arasındaki gerilimli anlarda gündeme gelen bir suçtur. Suçun unsurlarının dar yorumlanması, pasif direnmenin suç kapsamı dışında tutulması ve meşru savunma imkanının göz ardı edilmemesi, adil bir yargılama için hayati öneme sahiptir.
Bu tür bir iddiayla karşı karşıya kalan her bireyin, savunma hakkını etkin bir şekilde kullanabilmesi için mutlaka ceza hukuku alanında uzman bir avukattan destek alması elzemdir.
Hukuki Destek İhtiyacınız mı Var?
Ceza hukuku konularında profesyonel hukuki danışmanlık için Av. Hasan Kaya Hukuk Bürosu ile iletişime geçebilirsiniz.
Paylaş
Tweetle
LinkedIn'de Paylaş
Av. Hasan Kaya
Kurucu Ortak
Nafaka Artırımı Davası Dilekçe Örneği ve Hukuki Süreç Rehberi
Aile Hukuku
Görevi Yaptırmamak İçin Direnme Suçu (TCK m. 265) Hakkında Hukuki Analiz
Ceza Hukuku
Adli Tatilde Boşanma Davası Açılır mı? | 2025 Güncel Rehber
Aile Hukuku